Fener Kalamış Cad. Belvü Apt. No: 75
K: 1 D:2 Kadıköy / İstanbul / Türkiye
Yol Tarifi Alın!                     

Antidepresanlar hamileliğin ilk üç ayında kullanıldığında otistik bebeğe sahip olma riskini yüzde 280 artırıyor mu?

Antidepresanlar hamileliğin ilk üç ayında kullanıldığında

otistik bebeğe sahip olma riskini

yüzde 280 artırıyor mu?

 

Kadınların çocuk sahibi olabileceği yaşlarda başta depresyon olmak üzere birçok ruhsal hastalığın ortaya çıkma riski oldukça yüksektir. Dolayısıyla bir kadının ruhsal hastalık sırasında gebe kalması da gebe olduğunda ruhsal hastalık ortaya çıkması da oldukça yüksek bir ihtimaldir. Gebelikteki ruhsal hastalığın hem anneye hem gebelik seyrine hem de annenin karnındaki bebeğe olumsuz etkisi olabileceğinden mutlaka tedavisi sağlanmalıdır. Özellikle şiddetli olan ve tedavi edilmediğinde intihar gibi ciddi sonuçlara yol açabilecek durumların tedavisinde ilaç kullanımı zorunlu hale gelmektedir.

Gebelikte ilaç kullanılması gerektiğinde, ilaçların bebek üzerine etkilerini inceleyen araştırma sonuçları yol gösterici olur. Bununla birlikte araştırmalarda kullanılan yöntem farklılıkları bazen de yöntemsel yetersizlikler sonuçların farklı hatta çelişkili çıkmasına yol açabilmektedir. Yani araştırmaların sonuçlarının dikkatlice yorumlanması gerekir.  ‘’Bu araştırmada incelenen kişi sayısı bu ilişkiyi göstermek için yeterli mi; kullanılan inceleme yöntemi bu ilişkiyi ne kadar doğru gösterebilir; sigara, alkol, beslenme ve diğer bedensel hastalıklar gibi bu etkiye sebep olabilecek diğer faktörlere de bakılmış mı; annenin hastalığının etkisi de değerlendirilmiş mi; ilaç reçeteye yazılmış ama hasta kullanmış mı; hastalık tanısını koyan kişi o alanda uzmanlaşmış mı?’’ vb. sorular açık bir şekilde netleştirilerek araştırma sonuçlarının güvenilirliği test edilmelidir.   

 İlaçların gebelikte güvenle kullanılıp kullanılamayacağını inceleyen araştırmalarda genellikle bir ilaç ya da ilaç grubu ile çocukta bir anormallik arasında ilişki olup olmadığına bakılır. Bunun için de başlıca 2 yöntem kullanılır: kohort çalışmaları ve olgu-kontrol çalışmaları. Kohort çalışmalarında, sorgulanan ilacı kullanan ve kullanmayan kadınların çocuklarında bazı anormalilerin sıklığı karşılaştırılır. Mesela sağlık sistemi kayıtlarına bakılarak, gebeliği sırasında antidepresan ilaç yazılmış anneler ile gebeliği sırasında antidepresan yazılmamış annelerin çocuklarına otizm teşhisi konulup konulmadığı incelenir. Bu karşılaştırma sonucunda, eğer sağlık kayıt sisteminde gebeliği sırasında antidepresan reçetesi yazılmış annelerin çocuklarında daha fazla sayıda otizm teşhisi kayıtlıysa, ‘antidepresan ilaçlar otizmi artırıyor’’ şeklinde bir yorum yapılabilir. Ancak bu tip araştırmalarda kayıtlarda reçete yazılmış görünse de annenin ilacı kullanıp kullanmadığı, kullansa da tedavi edici dozda alıp almadığı, annenin hastalığının şiddeti ve dolayısıyla tüm bunların ve olası diğer faktörlerin tek tek otizm oluşumuna katkısı belirli değildir. Bu nedenlerle de bu sonuçları dikkatle yorumlamak gerekir.  

Diğer bir araştırma yöntemi olgu-kontrol çalışmalarıdır: burada da bir anomalisi olan ya da bu anomalinin olmadığı çocukların anneleri karşılaştırılarak bu annelerin bu ilacı kullanıp kullanmadığı   sorulur. Mesela otizm teşhisi konulmuş çocuklar ile otizm teşhisi konulmamış çocukların annelerine gebelikleri sırasında antidepresan bir ilaç kullanıp kullanmadığı sorulur. Ancak bu tip araştırmalarda net bir ilişki olup olmadığını söylemek için, bu araştırmanın çok büyük sayıda çocuk ile yapılması gerekir. Böylesine büyük sayıda kişi ile yapılan çalışmalarda da sıklıkla tesadüf eseri hatalı ilişkiler ortaya çıkabilir.

Bu nedenlerle bu tür araştırmaları yorumlarken her bir araştırmanın sonucuna tek tek bakarak bir kanaat oluşturmak yerine; antidepresan ve otizm ilişkisini inceleyen tüm araştırmaları bir araya getirip tümünün sonuçlarını uygun istatistik yöntemlerle değerlendiren meta-analizlerin sonuçlarını esas almak uygundur.

 Gebeliğinde antidepresan kullanan annelerin çocuklarında otizm ilişkisini inceleyen araştırmaların en güncel ve kapsamlı meta-analizi, 2018 yılında Moleküler Otizm (Molecular Autism) dergisinde ‘’Gebelik sırasında annenin antidepresan kullanımı ile otizm spektrum bozuklukları arasındaki ilişki: güncellenmiş bir meta-analiz’’ başlığı ile  yayınlamıştır. Bu meta-analiz için dünyada saygın yayın kaynakları olan Cochrane Kütüphanesi, EMBASE, PsycINFO ve PubMed veri tabanları sistematik olarak taranmıştır. Bu tarama sonucunda antidepresanlar ile otizm arasında ilişki olup olmadığını inceleyen 14 çalışmanın içeriğine tek tek bakılmıştır. Bu çalışmaların 8 tanesi kohort çalışması ve 6 tanesi olgu-kontrol çalışmasıdır.  Bu meta-analiz ile toplam 2.839.980 anne ile ilgili veri içeren 8 kohort çalışmasının sonuçları incelenmiş ve annelerin antidepresan kullanımı ile otizm arasında anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Bu meta-analizde incelenen 6 olgu-kontrol çalışmasında toplam 117,737 çocuğun verisi incelenmiş, havuzlanmış risk oranı anlamlı bir ilişki gösterirken, doldurulmuş risk oranı önemli ölçüde değişmiş ve anlamlı bir ilişki olmadığı yönünde yorumlanmıştır.  Ondört çalışmanın sonucunu topluca inceleyen bu meta-analizden elde edilen bulgular, antidepresan ve otizm arasında ilişkiyi inceleyen araştırmaların kıstlılıklarını ve yanlış pozitif sonuçlar ortaya çıkarabileceğini ortaya koymaktadır.

 

Bir diğer önemli kaynak, 2 Ekim 2019 tarihinde JAMA Psychiatry dergisinde yayınlanan ‘’İstenmeyen sağlık sonuçlarıyla antidepresan kullanımının ilişkisi: sistematik kapsayıcı bir gözden geçirme ‘’ başlıklı çalışmadır. Bu araştırmada saygın veri tabanları olan PubMed, Scopus ve PsycINFO başlangıçlarından 5 Nisan 2019 tarihine kadar taranmış olup, 4471 çalışmayı içeren 45 meta-analizi ele almışlardır. Antidepresan kullanımı ile ilişkili olabilecek sağlık sonuçlarından biri olarak otizm ile ilişkili araştırmaları içeren meta analizleri de gözden geçirmişlerdir. Bu meta-analizlerin bir kısmında ilk planda bir ilişki var gibi gözükürken ileri duyarlılık incelemeleri yaptıklarında neden-sonuç ilişkisi kurulamayacağı sonucuna varmışlardır. Yani bu araştırma sonuçlarının gebelikte antidepresan kullanımının otizme yol açtığını ispatlamadığını göstermişlerdir.

 

Bu detaylı meta-analizler, ‘’Antidepresanlar hamileliğin ilk üç ayında kullanıldığında otistik bebeğe sahip olma riskini yüzde 280 artırıyor’’ iddiasının yanlışlığını ortaya koymaktadır.

 

Öte yandan bu geçersiz iddiaları esas alarak mutlaka antidepresan ilaç tedavisi gereken annelere bu tedavi verilmediğinde ne gibi sonuçları olduğunu da gündeme getirmek gerekir. Yani anneler bir ruhsal hastalığı olup da tedavisiz kaldığında bunun olası sonuçları nelerdir?

 

Gebelik sırasında tedavi edilmeyen depresyonun hem anneler hem de gelişmekte olan çocuklar üzerindeki yıkıcı etkileri geniş çapta incelenmiş ve araştırmalar ile kanıta dayalı olarak sunulmuştur. Bu araştırmalara göre: Gebeliğinde tedavi edilmemiş depresyonu olan annelerin gebelik ve doğumla ilgili istenmeyen sonuçlara maruz kalma olasılığı daha fazladır. Öte yandan anne karnında büyümekte olan bebek, annenin yaşamakta olduğu sıkıntıdan doğrudan etkilenmekte, plasenta aracılığıyla bebeğe geçen kortizol, ileriki yaşam dönemlerinde hem ruhsal hem de bedensel hastalıklara daha yatkın olmasına yol açabilmektedir. Gebeliğinde tedavi edilmemiş depresyonu olan annelerin gebelik ve doğumla ilgili komplikasyonlara maruz kalma olasılığı daha fazladır.

 

Sonuç olarak, mevcut en iyi kanıtlara dayanan meta-analizler, annede antidepresan  maruziyetinin otizm ile ilişkili olduğunu göstermemektedir. Bu durumda, hastalığı nedeniyle antidepresan kullanması gereken gebe kadınlara belirsiz bir risk korkusu nedeniyle antidepresan kullanımından kaçınmamalarını önermekteyiz.

 

Prof.Dr.Nazan Aydın

 

Ulusal Anne Bebek Ruh Sağlığı Birliği Koordinatörü

 

Üsküdar Üniversitesi Anne Bebek Ruh Sağlığı

Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü

 

 

Kaynaklar

Zhou, X.H. ve ark. Association between maternal antidepressant use during pregnancy and autism spectrum  disorder: an updated meta-analysis. Mol Autism. 2018 Mar 27;9:21.               doi: 10.1186/s13229-018-0207-7.

Dragioti, E. ve ark. Association of Antidepressant Use With Adverse Health Outcomes A Systematic Umbrella Review.  JAMA Psychiatry. 2019;76(12):1241-1255. doi:10.1001/jamapsychiatry.2019.2859

Flores, J.M. ve ark. Selective Serotonin Reuptake Inhibitor Use During Pregnancy-Associated With but Not Causative of Autism in Offspring. JAMA Psychiatry. 2019 Oct 2.    doi: 10.1001/jamapsychiatry.2019.2193.

Stroud, L.R. ve ark. Prenatal major depressive disorder, placenta glucocorticoid and serotonergic

signaling, and infant cortisol response. Psychosom Med. 2016 Nov-Dec; 78(9): 979–990.

doi: 10.1097/PSY.0000000000000410

 

 Goldstein, B.L. ve ark. Etiologic specificity of waking Cortisol: Links with maternal history of

 depression and anxiety in adolescent girls. J Affect Disord, 2017. 208: p. 103-109.

 doi: 10.1016/j.jad.2016.08.079. Epub 2016 Oct 11.

Tabb, K.M. ve ark., Views and experiences of suicidal ideation during pregnancy and the postpartum:  findings from interviews with maternal care clinic patients. Women Health, 2013. 53(5): p. 519-35.                                                                                                                                            doi: 10.1080/03630242.2013.804024.