GİRİŞ ve AMAÇ: Bu çalışmada perinatal dönemde Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) tanısı ile izlenen hastaların klinik demografik özellikleri ve hastalıklarına eşlik eden faktörlerin incelenmesi amaçlandı.
YÖNTEM: Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Kadın Ruh Sağlığı Merkezine başvuran, klinik görüşme ile DSM-V tanı kriterlerine göre OKB tanısı konan 50 kadın hastanın verileri retrospektif olarak incelendi. Başvuru zamanı, obsesyon türü ve eşlik eden hastalık durumu gibi özellikleri değerlendirildi.
BULGULAR: OKB tanısı alan 50 hastanın, 11’i (%22) gebelik öncesi dönemde, 28’i (%56) gebelik döneminde, 11‘i (%22) ise doğum sonrası dönemdeydi. Hastaların yaş ortalaması 31,5 yıl, ortalama hastalık süresi 8 yıldı. Hastalığın ilk başlangıcı ile üreme dönemi arasında ilişki incelendiğinde gebelik döneminde başlangıç oranının %4, doğum sonrası dönemde başlangıç oranının ise %10 olduğu saptandı. En sık obsesyon türünün %42 ile kuşku obsesyonu olduğu izlendi. Fetus ile ilgili obsesyonların görülme oranı ise %26 idi. Hastaların %46’ sında ek psikiyatrik tanı mevcuttu. Gebelik dönemindeki 28 hastanın 16’sının ilk trimesterde, 11’inin ikinci trimesterde, 1’inin ise üçüncü trimesterde başvurduğu saptandı.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Gebelik döneminin ve doğum sonrası dönemin OKB başlangıcı ya da önceden var olan bozukluğun şiddetlenmesi için riskli dönemler olduğu akılda tutulmalıdır. OKB tanılı hastalara gebelik öncesi dönemde psikoeğitim verilmesi ve bu hastaların perinatal dönemde yakın takip edilmeleri gerekmektedir.