Hamilelik sırasında kaygılarla başa çıkmak için ipuçları
HAMİLELİK SIRASINDA KAYGILARLA BAŞA ÇIKMAK İÇİN İPUÇLARI
Birkaç ay önce, pozitif hamilelik testinizi görünce çok heyecanlandınız. Şimdi? Her adımda çok endişeleniyorsunuz ve bir şeyler yanlış olacak, yolunda gitmeyecek gibi geliyor. Öylesine geçiştiremediğiniz bir duygu var ve bu hal günlük hayatınızı etkilemeye başlıyor.
Hamileliğin neşe, mutlulukla geçen bir zamanı olması gerekmiyor muydu? Bunun yerine oldukça endişeliyseniz, ne yazık ki bir şeyler daha karmaşık hale gelebilir.
Hemen pes etmeyin, elbette hamilelik sırasında endişe ve başa çıkmanın bazı yolları hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz ve bu durumun üstesinden gelebilirsiniz.
Yalnız değilsiniz, kaygıyla başa çıkmak için deneyebileceğiniz yöntemler, yardım alabileceğiniz kişiler var.
Hamilelikte Kaygı
Doğum sonrasında depresyon yaşama korkusunun yeni anneler için önemli bir endişe kaynağı olduğunu duymuş olabilirsiniz. Ancak hamileliğinizi etkileyebilecek başka ruhsal durumlar da vardır, bu konuları da bilmek gerektiğinde kendimize veya bu sorunu yaşayan yakınlarımıza yardım edebilmenin önemli bir yoludur. Her 10 gebe kadından 1'i bir noktada kaygı yaşamaktadır.
Hamilelik sırasında kaygı nedenleri nelerdir?
Bazı kadınlar hamilelik sırasında kaygı şikayetlerinde bir azalma yaşarlar, bazen de daha da kötüleşebilir. Sonuçta, sizi endişelendiren her şey kontrolünüz altında değil. Hamilelik sırasındaki hormonal değişiklikler beyninizdeki kimyasalları etkileyebilir. Bu endişeye neden olabilir.
Hamilelik de muazzam bir değişim zamanıdır. Bu duygu ve hislerin bazıları memnuniyetle karşılanırken, diğerleri düpedüz rahatsız edici ve korkutucu olabilir. Geceleri sizi ayakta tutan başka sorunlarınız bile olabilir.
Hamilelik sırasında kaygı bozukluğu belirtileri nelerdir?
Hamilelik sırasında bir dereceye kadar endişe doğaldır. Sonuçta, süreç sizin için tamamen yeni olabilir. Geçmişte, düşük gibi, endişelenmenize neden olan durumlarla karşılaşmış olabilirsiniz. Ancak bu endişeler gündelik yaşama müdahale etmeye başlarsa, kaygı bozukluğu olabilir.
Belirtiler şunları içerir:
• kontrol edilemeyen bir endişe hissetmek
• özellikle sağlığınız veya bebeğiniz hakkında aşırı endişe
• konsantre olamama
• huzursuz veya sinirli hissetmek
• kaslarda gerginlik
• uyku bozukluğu
Kaygı nöbetleri bazen panik ataklara yol açabilir. Bu ataklar aniden yukarıdaki belirtilerle başlayabilir ve ilerleyebilir. Panik atak sırasında, bedensel belirtileriniz çok olabilir, bu da sizi daha da kötü hissettirebilir.
Kimler daha fazla kaygı bozukluğu yaşayabilir, hangi durumlar daha risklidir?
Herkes hamilelik sırasında endişe yaşayabilirken, aşağıdakiler de dahil olmak üzere katkıda bulunabilecek bazı risk faktörleri vardır:
• ailede kaygı bozukluğu veya panik atak öyküsü
• kişide daha önce kaygı, panik atak veya depresyon öyküsü
• önceki travma
• bazı bağımlılık yapıcı maddelerin kullanımı
• günlük yaşamda aşırı stres
Hamilelik sırasında kaygı bozukluğu tedavisi nasıl yapılır?
Hafif kaygı bozukluğu vakaları genellikle herhangi bir özel tedavi gerektirmez, ancak duygularınızı doktorunuza söylemeniz iyi bir fikirdir.
Ağır vakalarda, doktorunuz faydaları ve riskleri tarttıktan sonra ilaç önerebilir.
Kaygı ve bebeğiniz. İyi niyetli arkadaşlarınız endişelenmeyi bırakmanız gerektiğini söylemiş olabilir, çünkü aşırı kaygı bebek için de iyi değildir. Bunu yapmanın söylendiği kadar kolay olmadığını düşünebilirsiniz. Yine de, araştırmalar endişenizi kontrol altına almak için iyi bir neden olduğunu göstermektedir. Hamilelik sırasında yüksek düzeyde kaygı, preeklampsi, erken doğum ve düşük doğum ağırlığı gibi durumların gelişme riski ile ilişkilidir.
Hamilelik sırasında kaygı ile başa çıkmak için ipuçları
1. Kaygılarınız anlatın, paylaşın
Hamileliğiniz sırasında çok endişeli hissediyorsanız, birine söylemeniz önemlidir. Eşiniz, yakın bir arkadaşınız veya aile üyeniz destek sağlayabilir. Düşüncelerinizi ve duygularınızı paylaşmak, günlük yaşamınızı ele geçirmelerini engellemek için yeterli olabilir. Doktorunuzdan sizi endişe konusunda yardımcı olmak üzere eğitilmiş bir terapiste yönlendirmesini de isteyebilirsiniz. Bazı terapistler hamile kadınlara yardım konusunda uzmanlaşmıştır.
2. Bir Rahatlama Yöntemi Bulun
Stres ve kaygıyı azaltmaya yardımcı olan faaliyetlerde bulunmak sizin için iyi bir seçenek olabilir. Fiziksel aktivite vücudunuzun endorfin salgılamasına yardımcı olur. Bunlar beyninizdeki doğal ağrı kesiciler gibi davranır. Vücudunuzu hareket ettirmek stresi yönetmenin en çok tavsiye edilen yollarından biridir.
Etkili faaliyetler şunları içerir:
• yürümek
• koşmak
• yoga
Bir tur atmayı veya koşmayı istemiyor musunuz? Hangi hareket şeklini seviyorsanız onu yapın! Vücudunuzu hareket ettiren her şey yardımcı olabilir. Beş dakika gibi kısa bir süre boyunca aerobik aktivitenin bile olumlu faydaları olduğu gösterilmiştir. Hamilelik sırasında yeni bir egzersiz rutinine başlamadan önce mutlaka doktorunuzla konuşun.
3. Zihninizi harekete geçirin
Vücudunuzun terlemeden endorfin salgılamasına yardımcı olan aktiviteleri deneyebilirsiniz, bunlar arasında:
• meditasyon
• akupunktur
• masaj terapisi
• derin nefes egzersizleri
Amerikan Stres Enstitüsü, kaygıya yardımcı olmak için günde 20 ila 30 dakika derin karın solunumu önerir. Bunu yapmak beyninize daha fazla oksijen sağlamanıza ve sinir sisteminizi uyarmanıza yardımcı olacaktır.
Denemek için rahat bir pozisyonda durun ve gözlerinizi kapatın. İçten bir gülümseme hayal edin ve kaslarınızdaki gerginliği bırakın. Nefes alın ve vücudunuzda dolaşan havayı hayal edin. Nefes verin ve tekrarlayın.
4.Dinlenin
Yeterince uyuduğunuzdan emin olmanız önemlidir. Hamilelik sırasında bunu yapmak zor olsa da, bir öncelik haline getirmek kaygı belirtilerinize önemli ölçüde yardımcı olabilir. Geceleri sık sık uyanıyorsanız, bu kaygıyı her hissettiğinizde kısa bir şekerleme yapmaya çalışın.
5. Durumunuz hakkında yazın
Bazen konuşmak istemiyor olabilirsiniz. Tüm bu düşüncelerin gidecek bir yere ihtiyacı var. Yargılanma korkusu olmadan duygularınızı açıklayabileceğiniz bir günlük başlatmayı deneyebilirsiniz.
Düşüncelerinizi ve duygularınızı yazmanın, endişelerinizi düzenlemenize veya önceliklendirmenize yardımcı olduğunu görebilirsiniz. Doktorunuzla paylaşmak için nelerin kaygılarınızı tetiklediğini de bu sayede izleyebilirsiniz.
6. Kendinizi güçlendirin
Güçlenin
Tokofobi doğum korkusu anlamına gelir. Endişeniz doğumun kendisine bağlıysa, bir doğuma hazırlık- gebe okuluna katılabilirsiniz. Doğumun farklı aşamalarını, vücudunuzun ne yaptığını ve her bir aşamada ne bekleyeceğinizi öğrenmek, süreci anlamlı ve kokudan uzak kılmaya yardımcı olabilir.
Bu gebe- doğuma hazırlık okulları genellikle ağrı ile başa çıkmak için öneriler de sunar. Ayrıca, benzer şeyler hakkında endişe duyabilecek diğer annelerle sohbet etme ve endişelerinizi paylaşma fırsatı bulup yalnız olmadığınızı hissedebilirsiniz.
7. Doktorunuza Sorun
Kaygınız günlük yaşamınızı etkiliyorsa veya sık panik atak geçiriyorsanız, mutlaka bir doktorla görüşün. Ne kadar erken yardım alırsanız o kadar iyi olur. GerEktiğinde bir terapiste yönlendirilmenin ötesinde, çok şiddetli belirtilerinizi hafifletmek için alabileceğiniz ilaçlar olabilir. Özellikle sizi endişelendiren düşüncelerinizi ve duygularınızı paylaşmaktan asla utanmamalı, çekinmemelisiniz.
Yeterli destek aldığınız hissetmiyorsanız? Alternatif seçenekleri her zaman bulabilirsiniz.
Sonraki Adımlar
Hamilelik sırasında kaygı yaygındır. Aynı zamanda son derece bireyseldir. Sevdiğiniz kişilerle iletişim hatlarını açık tutun, bazı stres yönetimi tekniklerini deneyin ve doktorunuzla iletişimde olun. Ne kadar erken yardım alırsanız, sağlığınız ve büyüyen bebeğinizin sağlığı için o kadar çabuk huzur elde edersiniz.