Fener Kalamış Cad. Belvü Apt. No: 75
K: 1 D:2 Kadıköy / İstanbul / Türkiye
Yol Tarifi Alın!                     

Gebeliğin ancak 20. haftayı geçtikten sonra fark edilmesi ya da doğuma kadar farkına varılamaması “fark edilmeyen gebelik” olarak değerlendirilir. Kişi gebeliğin fizyolojik belirtilerini fark etmemekte, karnındaki bebeğin varlığını bilmemekte ve ne duygusal ne de sosyal olarak annelik rolünü üstlenmemektedir. Dünyada her yaş, ırk, kültür ve sosyo ekonomik düzeydeki kişilerde gözlenebilecek bu gebeliği fark etmeme durumu, trajik sonuçlara yol açabilmesine rağmen maalesef yeterince bilinmemekte, bu durumu yaşayan kişiler yeterince anlaşılamamakta, dolayısıyla olumsuz yargı, suçlamalar ve hatta cezalandırmalara maruz kalabilmektedirler. Fark edilmeyen gebelik durumlarının sağlık çalışanlarınca da bilinmemesi ve akla gelmemesi anne ve bebek ölümleri ile sonuçlanabilmektedir. Adli bir süreç söz konusu olduğunda ise bu kişilerin içinde bulundukları durumun anlaşılması ve adli olarak uygun yaklaşımlarda bulunulması hayat kurtarıcı niteliktedir. Öte yandan, fark edilmeyen gebeliği olan kişilerle karşılaşan sağlık çalışanlarının gebeliği öğrendikten sonra gelişebilecek ya da önceden var olan ruhsal belirtiler açısından bu kişileri ruh sağlığı birimlerine yönlendirmeleri; ruh sağlığı çalışanlarının da bu olguların varlığının farkında olarak uygun desteği verebilmeleri gerekmektedir. Bu gözden geçirme yazısı ile fark edilmeyen gebeliklerin tıbbi, psikolojik, adli ve etik boyutlarıyla çok yönlü bir şekilde incelenmesi ve bu konuda farkındalık oluşturulması amaçlanmıştır.


Tam Metni görüntülemek için tıklayınız